48 SAAT KESİNTİSİZ SÜRECEK PERFORMANS! ARBİL ÇELEN YUCA’DAN “DÖNGÜDE HÜR-SEN”

Yayın: 13 Mart 2023 KÜLTÜR ve SANAT, MAGAZİN

Başlattığı UNUTMAMA HAREKETİ ile yaşamı değişen milyonlarca insana sanat ve ilham aracılığı ile destek olmaya çalışan 15’inci 360 Dereceden Aşk Festivali finalini dünya standartlarında bir performans ile yapıyor. Multidisipliner sanatçı Arbil Çelen Yuca 16 – 18 Mart tarihleri arasında festival ana mekân sponsoru Pera Palace Hotel gibi kamusal bir alanda 48 saat boyunca kesintisiz sürdüreceği “DÖNGÜDE HÜR-SEN” isimli iddialı bir performans gerçekleştirecek.

Özünde barındırdığı iyilik ve paylaşım kavramları ile yola çıkan İstanbul’un Kültür, Sanat, Tasarım ve Yaşam Festivali 360 Dereceden Aşk || Love360Fest onlarca kültür-sanat-tasarım profesyonelinin, yüze yakın eserin, pek çok kurum ve STK’nın katılımıyla, Istanbul Concept organizasyonunda bu sene on beşinci kez gerçekleşiyor. 2023 teması; Türkiye Cumhuriyeti’nin 100.yılı olması sebebiyle ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Özgürlük ve Bağımsızlık Benim Karakterimdir!” sözünden ilhamla; Özgürlük Senin Karakterindir! Küratörlüğünü fikir annesi Işık Gençoğlu’nun yürüttüğü festivalin; 8 Şubat’tan bu yana üç farklı alanda devam eden sergileri, bugüne kadar düzenlediği etkinlikleri ve geçen hafta yapılan Aşkı Konuşanlar Konferansı da dahil olmak her bacağında “özgürlük” kavramı farklı açılardan işlenirken, aynı zamanda afetzedelere yönelik fayda yaratmaya odaklı eylemler gerçekleşiyor. 18 Mart’ta final yapacak olan festivalin son sürprizi de yine bu konseptte hayata geçecek olan multidisipliner sanatçı Arbil Çelen Yuca’dan “DÖNGÜDE HÜR-SEN” performansı.

48 Saat Kesintisiz Sürecek Dünya Standartlarında Bir Sanat Performansı: “DÖNGÜDE HÜR-SEN”

Arbil Çelen Yuca, 16 Mart, Perşembe akşamı saat 19.00’da Pera Palace Hotel, Galata Fuaye’de kuracağı yaşam alanına yerleşecek ve orada 48 saat boyunca yaşayarak, yazılı sözlü iletişim kurmaksızın eserini üretecek. Multidisipliner sanatçı; Pera Palace Hotel gibi kamusal bir alanda, yaşadığımız topraklardan yola çıkarak özgürlüğün mekânsal ve sosyal etkileşimle alakasını, bireyin hikayesini başka türlü anlatabilmek için yöntem arayışını ve bu yöntemlerde özgünlüğünü sorgulayacak. Yuca, performansına bu 2 gün süresince şahitlik edenlere, izlenirken özgür olmanın, kendin kalabilmenin mümkünlüğünü irdeletecek. Sanatçının ana soruları: “Kişi özgürlüğünün sınırlarına tehdit saydığı gözlemlendiği alanda, kırılganlığı ile açılımlar yaşarken kendisi olmayı deneyimleyebilir mi?” “Mekânsal kısıtlamalar, yaşamsal denklemde özgünlük için nasıl çalışır?”

Performans; Demeter-Persofone mitinin ilhamıyla, anne kız ilişkisi üzerinden kadının döngüsü, dişille erilin ilişkisi ve dünyamızın döngüsündeki ikilemleri kelimeler olmadan anlatmayı araştıran sanatçının 48 saat boyunca kamu alanında yapacağı resimle başlayacak. Kanvasın önünde yer alacak kilden bir kütle, hikayedeki kahramanın aştığı dağları sembolize edecek. Desene eklenen her kuşla sanatçı o kilden bir parçayı kuş haline getirip, özgürleştirecek… Kostümünü moda tasarımcısı Niyazi Erdoğan’ın özel olarak tasarladığı performansa, 7 ayrı yaşam sanatçısı Yuca’nın bilmediği zamanlarda katılacak.

48 saatlik performans, 18 Mart, Cumartesi günü saat 19.00’da müzisyen Banu Kanıbelli’nin Fazıl Hüsnü Dağlarca şiirlerine bestelerinden bir dinletinin ardından, performans esnasında ürettiği eserin satışından afetzedelere destek verecek olan Yuca’nın yaptığı desenden yola çıkarak “başka bir hikaye mümkün” anlatısı ile tamamlanacak.

Festival herkesi bu özel sanat performansına şahitlik etmeye davet ediyor.

Performans detayları:

Sanatçı; Demeter-Persofone mitinden aldığı ilhamla kendi sorgularını, 180×150 cm ve 180×100 cm’lik iki kanvasa anlatıcı olarak, kelimeler olmadan, çizecekleri ile anlatmanın yolunu arayacak.
Kanvasların önündeki kilden kütle, hikayedeki kahramanın aştığı dağları sembolize ediyor. Desene eklenen her kuşla kil dağdan bir kuş yapacak ve kuşların içine özgürlüğe yeşermesi için özel tohumlar koyacak. Bu tohumlar, izleyicilerin özgürlük niyetlerini yazacağı kağıtlara sarılacak.
Performansa özel tasarlanan kostüm “Kozacı” sıfatıyla modacı Niyazi Erdoğan tasarımı.
48 saat sürecek performansın kesintisiz profesyonel çekimini “Gözleyen” sıfatı ile Ali Aşkın Elibol üstleniyor.
48 saat içinde 7 ayrı yaşam sanatçısı Yuca’nın bilmediği zamanlarda performansa dahil olacak.
18 Mart’ta saat 19.00’daki performans finalinde desenin ilhamıyla doğaçlama ses köprüsünü “Köprüdeki” sıfatıyla müzisyen Banu Kanıbelli, Fazıl Hüsnü Dağlarca şiirlerine yaptığı besteleriyle kuracak.
Yuca, 48 saatlik sessizliğini müzikle kurulan ses köprüsü ardından, doğaçlama bir anlatı ile sonlandıracak.

Bu özel performans ile 360 Dereceden Aşk Festivali’nin on beşincisi de final yapmış olacak.

15’inci 360 Derece Aşk Festivali’nden Notlar:

Festival teması ile aynı ismi taşıyan “Özgürlük Senin Karakterindir” sergisi, ana mekân sponsoru Pera Palace Hotel-Galata Fuaye’de 18 Mart’a kadar görülebilir. Sergide yer alan, eser gelirleri ile afetzedelere destek olacak sanatçılar: Su Alara Acerol / Feyzan Alasya / Güliz Baydemir / Melis Boyacı / Ahmet Umur Deniz / İsmet Doğan / Saygun Dura / Ahmet Elhan / Burçin Erdi / Andreas Georgiadis / Genco Gülan / Nihal Gündüz / Gülercan Hacıoğlu / Kadriye İnal / Yalçın Karayağız / Huri Kiriş / Serra Kuşkaya / Sema Maşkılı / Gönül Nuhoğlu / Elena Papadimitriou / Maria Roza / Coşkun Sami / Gazi Sansoy / Yonca Saraçoğlu / Altan Sungar / Şerif Sümer / Yusuf Şengür.
Istanbul Concept yine #UnutmamaHareketi kapsamında; haber spikeri Gözde Şeker’in Hatay’da çektiği, üstünde herhangi bir müdahalesi olmayan ve olana dair delil niteliğindeki fotoğrafı Sanat Okur platformu ile birlikte, 100 edisyon olarak basıp adedi 10.000 TL’den satışa sunuyor. Elde edilen gelir deprem bölgesinde yaralara şifa olması ümidiyle İhtiyaç Haritası’na destek olarak aktarılacak.

İyiliğe sahip çıkmaya sizleri de festivalimize bekliyoruz.

EDİTÖRE İLAVE NOTLAR

Pazarlama trendlerinin dışında durarak kalp sembolü kullanmayan festival; fikir annesi Işık Gençoğlu küratörlüğünde, Istanbul Concept ve İstanbul Yaratıcı Endüstriler Derneği organizasyonu ile ve ayrıca Danışma Kurulu’ndaki Esin Çelebi Bayru, Pınar Kartal Timer, Dr. Itır Erhart, Ecmel Ayral, Bahadır Kaleağası, Oğuzhan Kayan gibi değerli isimlerin katkılarıyla gerçekliyor. Tam 15 yıldır kesintisiz bir şekilde süren, her sene farklı bir tema ile zenginleşerek gerçekleşen 360 Dereceden Aşk Festivali || @Love360Fest’in ana mekân sponsoru geçen yıl olduğu gibi bu sene de 130 yıllık tarihi ile Cumhuriyetimizin kuruluşuna da tanıklık etmiş olan Pera Palace Hotel. Istanbul Concept Gallery ve Istanbul Concept Studio ise festivalin diğer mekanları.
Festivalin fayda yaratan bacaklarından biri olan LOVERS BAZAR bu sene 10 Şubat günü hemen afet bir destek organizasyonuna dönüştürüldü. Pera Palace Hotel balo salonu iki gün boyunca Akademisyen ve Sosyal Girişimci Dr. Itır Erhart önderliğinde İhtiyaç Haritası’nın ayni ve nakdi destek toplama alanı olarak değerlendirildi. İki gün boyunca yapılan canlı yayınlar ile online olarak da afetzedeler için destek sağlandı.
Mansur Yalçın, Ayşe Acar ve Metin Bobaroğlu’nun ilham veren ve aydınlatan eşsiz sohbetleri ile O HER YERDE SOHBETLERİ her Cumartesi, Pera Palace Hotel’de gerçekleşti, ruhlara şifa oldu.
Love Mafia topluluğu ile planlanan çember buluşması daha çok kişiye ulaşabilmek ve bütüne yaratılan faydanın artması için 19 Şubat akşamı online webinar olarak düzenlendi. Love Mafia’nın uzman rehberleri eşliğinde, “özgürlük” kavramı ışığında yapılan bu buluşmada çok değerli konuşmacılar kendi yetkinlik ve etki alanlarından aktardıkları ile dinleyicilerin afet odağında etkili bir #yolharitası çıkarmamıza katkıda bulundular.
Festival milyonlara ulaşıyor: MODYO TV her yıl metrobüs, vapur vb. toplu taşıma araçlarında görünürlüğümüzü sağlayarak festivale destek oluyor.

SİSTEM 9 desteği ile de festival duyuruları şehrin dört bir yanındaki dev LED ekranlardan İstanbullularla buluşuyor.

Festival, toplumsal bilinci arttırma, halkı sanata yaklaştırma, iyiyi gösterme ve özendirme, doğruyu takdir etme amacıyla hareket ediyor. Bunun için en doğru cümlelerin «AŞK» ögesi ile kurulduğunun farkında olarak AŞKA İNANANLARI bir araya getiriyor ve sanat/tasarım aracılığıyla dünyaya BARIŞ çağrısı yapıyor; Aşk ile, Sanat ile, Hayvanlar ile, Doğa ile Barış! Sıfır Açlık için Çalış! gibi mesajlar vermeye çalışıyor.

Multidisipliner sanatçı Arbil Çelen Yuca hakkında

Adana’da 3 kardeşin en büyüğü olarak doğan Arbil, kendisini bir “Hatırlatıcı Anlatıcı” olarak tanımlıyor.

Adana Anadolu Lisesi ardından Mimar Sinan Üniversitesi-Şehir ve Bölge Planlama bölümünden mezun olan Yuca küçüklüğünden bu yana şarkılı, sözlü halde masalların dünyası ile iç içe. 1990 yılında Levent Kırca-Oya Başar tiyatrosunun bir parçası olarak dans edip, şarkılar söyleyen Yuca, 200 oyunda yer aldı. 1994’de radyoların özelleşmesi ile birlikte ulusal radyolarda “Kayıp Lunapark” isimli programı ile anlatıcılık serüveni başladı. Müzik ve şarkılar onu yeniden çağırmaya başlayınca Nükhet Duru’ya vokal yapmak üzere yollara düştü.

Sanatın herkes için bir ifade şekli olması için arayışta olan sanatçı, bu yolda Colorado’da Kurtlarla Koşan Kadınlar yazarı Dr. Clarissa Pinkola Estes’le Art As A Sacred Act çalışmasına katıldı.

2013 yılından beri, içindeki desenleri kendisinin çizdiği “kişiye özel masallar” yazıyor. Kamuya ve kurumlara farklı dillerden repertuarla müzikli ve interaktif anlatılar yapıyor. Bir temanın izini sürerek çember deneyimleri ve interaktif keşifli masal ve mitlerle buluşmalar düzenliyor, eğitimler veriyor. Kişinin kendi olma haline ilham olacak sanatsal performanslarla deneysel çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Kısaca başka bir hikâyenin mümkün olduğunu görebilecek bir dünya için çalışan Arbil Çelen Yuca’nın büyüklere ilham olması niyetiyle yazılmış 9 masaldan oluşan Uyanış Masalları isimli bir de kitabı var.

Istanbul Concept hakkında

Istanbul Concept (IC), Türkiye ve yurt dışından sanatçı ve tasarımcıları İstanbullularla buluşturan, multidisipliner, dinamik ve yenilikçi bir kurumdur. IC, sergiler ve çeşitli proje bazlı etkinlikler aracılığıyla kültür ve estetiği teşvik ederek, evrensel bir yaklaşımı benimseyerek benzersiz hikayeler yaratmayı ve anlatmayı hedefliyor. Zengin bir yerel ve uluslararası sanatçı ve tasarımcı portföyüne sahip olan IC, tüm etkinliklerinde trendleri, teknolojik yenilikleri ve kültürel yayın ve danışmanlık alanlarına yeni bakış açılarını bir araya getiriyor. IC, “samimiyet ve insana değer verme” ilkesinin rehberliğinde, felsefesiyle uyumlu, sosyal açıdan ilgili projeleri destekleyerek sorumluluk alır.