Evde içilen sigaranın kedi ve köpeklerde kanser riskini arttırdığını vurgulayan Veteriner Hekim Uğur Selin Çelikten, patili dostlarımızı duman sinmiş kıyafetlerden uzak tutalım uyarısında bulundu.
Sigara içilen ortamlarda pasif içici olarak bulunmak, sigaranın zararlı etkilerine maruz kalmak tüm canlılar için çok zararlıdır. Sigara içilen ortamdaki sigara dumanını solumak dışında derimize, kıyafetlerimize, mobilyalara yani canlının yaşadığı çevreye sinen sigara dumanı, insanlarda olduğu gibi evcil hayvanlarda da kanser riskini artırabilir.
ABD’deki Purdue Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre; sigara içilen evlerdeki evcil hayvanların kansere yakalanma ihtimalinin 6 kat daha yüksek olduğuna dikkat çeken Veteriner Hekim Uğur Selin Çelikten, patili dostlarımızı duman sinmiş kıyafetlerden uzak tutalım uyarısında bulundu.
Evde içilen sigara kedi ve köpeklerde kanser riskini arttırıyor!
“Oral skuamöz hücreli karsinom (Oral squamous cell carcinoma) adı verilen agresif bir ağız kanseri tipinin sigara içilen ortamda yaşıyan kedilerde görülme oranı son yıllarda 4 kat oranında arttı. Bir köpek sigara dumanına maruz kaldığında vücudu kimyasalları alıyor ve daha sonra idrar yoluyla vücuttan atıyor. Bu da zamanla idrar yolunda kansere yol açabiliyor. Bu durum sadece nefes almalarından kaynaklanmıyor. Köpekler bu kimyasalları duman sinmiş kıyafetleri yalayarak da alabiliyor” şeklinde konuşan Çelikten,
“Sigara izmaritlerinin kediler veya köpekler tarafından yenmesi, izmaritlerin düştüğü suların içilmesi evcil hayvanlarınızda doğruda nikotin zehirlenmesine neden olabilir. Bir sigarada 15 ile 25 mg nikotin olduğu varsayıldığında, izmaritte kalan konsantre nikotin miktarı 4 ile 8 mg arasındadır. Kediler ve köpekler içinse 10 mg/kg seviyesinde nikotin almak onların yaşamanı son verebilir” açıklamasını yaparak, cilde ve eşyalara sinen sigara dumanının sağlığı tehdit ettiğini ifade etti.
“Kediler ve köpekler tüylerini yalarlar, buradan tüylerine sinen sigara dumanını yutarlar ve zararlı etkenlere doğrudan maruz kalırlar” diyen Çelikten sözlerine şöyle devam etti:
Hücreli karsinoma’ya ve kalp hastalıklarına davetiye çıkartmayalım!
“Patili dostlarımız, evde vaktinin büyük çoğunluğunu çocuklar gibi halının üzerinde ve koltuklarda, sigara dumanındaki zararlı maddelerin kolaylıkla yapıştığı yüzeylerde geçirirler. Sigara insanda olduğu gibi hayvanlarda da tüm organlara zarar verir. Pasif içicilik sigara içilen ortamda büyüyen çocuklarda olduğu gibi hayvanlarda da astım, gözlerde sık sık tekrarlayan akıntı ve enfeksiyonlar, kulak hastalıkları, ani ölümler, kalp hastalıkları gibi hastalıklara yatkınlığı artırırken ayrıca kedilerde squamöz hücreli karsinoma dediğimiz son derece ölümcül ve hızlı seyreden agresif bir kanser türüne de yatkınlığı artırır.
Sigara yakıldığında 7000’den fazla kimyasal ortaya çıkarken bunlardan en zararlıları; arsenik, amonyak, formaldehit, karbon monoksit, benzen gibi son derece kansorejen maddelerdir. Bu maddelerin düşük dozlarda sürekli alımı kedi ve köpeklerde geri döndürülemez hastalıklara sebep olur. Bunu soluyan hayvanların ciğerleri de aynı sigara içen insanlarınkisi gibi bir görüntüye sahip olur, sürekli solunum yolu hastalıkları, astım, koah, akciğer kanseri, damar hastalıkları ve vücuttaki her dokuya ulaşan bu maddeler her organda kanser yapacak potansiyele sahiptir.”
Klinik hayatı boyunca sigara içilen ortamlarda yaşayan hayvanları daha aile bireylerine sormadan anladığını belirten Çelikten konuşmasına şu sözlerle son verdi:
“Bunun başlıca sebebi; üzerlerine sinen koku ve sürekli öksürük şikayetiyle gelmeleri, boğaz hassasiyetleri ve akciğer radyografilerinde gördüğümüz belirgin değişimler, devamında da bağışıklıklarının düşük olması sebebiyle sık sık hastalanmalarıdır. Bu durum her hayvanı kesin kanser yapıyor diyemeyeceğimiz gibi bu duruma sebebiyet verebilir ve birçok hastalığa davetiye çıkarır.”
